İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

:: Aurora nasıl oluşur?

Aurora_full

Aurora Yüksek Enlemlerde ortaya çıkan, Güneşin aktif olduğu durumlarda daha düşük enlemlerde de gözlemlenen atmosferik bir olaydır. Aurora Uzaydan gelen ve özellikle kaynağı güneş olan yüklü parçacıkların üst atmosferdeki atomlar ile etkileşmesinden dolayı oluşan ışık yayılım olayıdır.

Aurora’nın ana kaynağı bize en yakın yıldız olan Güneştir, Güneşteki füzyon sonucunda hidrojen atomlarının birleşmesi ile helyum atomları ortaya çıkar, bu etkileşimde çok yüksek enerjinin yanı sıra bu yüklü parçacıkların konveksiyon sonucu hareketi ile elektrik alanları ortaya çıkar, bu alanların birleşiminden konveksiyon hücreleri adı verilen bölgeler oluşur, bu yüklü parçacıkların hareketi manytetik alanlar da oluşturarak, oluşan manyetik alan Güneş’in yüzeyine ulaşır. Bu ulaşan manyetik alanı bir spagetti tenceresindeki makarnaların su içerisinde yüzeye çıkmasını benzetebilirsiniz, ancak Güneşteki bir manyetik alan çizgileri çok kuvvetli ve yüzeyden çapa göre çok yüksek konumlara ulaşabilir (Bu sadece benzetmedir “ayrıca spagettinin tadı daha güzeldir, özellikle domates soslu, neyse konuya dönelim” )… Oluşan bu manyetik alan çizgilerinin etkisi ile alan çizgisi parçacıklar parçacık hızlandırıcılarında olduğu gibi yüzeyden sökülerek diğer yüzeye taşınırlar. Bu taşıma ile Güneş koronasında (görece yüzeyinde) yük bölgeleri oluşur. Bu çift kutuplu bölgelerin diğer bir tanımı ise “Güneş Lekesidir”! Güneş lekesi olmasının nedeni manyetik taşıma ile yüzeyindeki plazmanın etkileşiminin/yüzey ile (korona ile) etkileşiminin azaltılarak taşınması sonucu daha soluk görünmesidir. Ancak bu bölgeler X-ışınımı açısından oldukça faaldir.

Yüzeyde oluşan spagetti çıkıntılarına dönecek olursak, bu manyetik alan çizgileri çok şiddetli ve dalma batma noktaları birbirinden çok uzak olduğunda, manyetik alan çizgisi koparak kendi içinde veya başka bir manyetik alan bölgesi ile birleşir. Bu duruma, “Manyetik yeniden bağlanma” (Magnetic Reconnection) adı verilir. Bu kopma esnasında mantetik alan çizgisi boyunca hareket eden yüklü parçacıklar uzaya yüksek hızlarda fırlatılır. Ayrıca manyetik alan çizgisinin yeniden bağlanması esnasındaki etkileşimlerden kaynaklı Şiddetli X-ışını yayılımı ortaya çıkar, buna “Güneş Patlaması” denir.

Yüklü parçacıkların ve X-ışınlarının Güneşten ayrılması ile bir “Güneş Patlaması” (Solar Storm) başlamış olur. Manyetik Yeniden bağlanma ile yüklü parçacık kümesi oluşturmasına Koronal Kütle Atımı (CME) adı verilir.

Koronal Kütle Atımı, Güneşin, Dünyanın, Güneş Lekesinin Konum durumu, Patlamanın şiddetine göre 12 saat ile 3 gün içerisinde Dünyaya ulaşır. Süre ne kadar kısa olursa etkisi bir o kadar büyük olur. Bunu ana nedeni yüklü parçacıkların kinetik enerjisinin yanı sıra hareketle oluşturdukları manyetik alandır.

Dünyamızın bir manyetik alanı vardır. Bu Manyetik alan Dünyada yaşam oluşmasının ana nedenlerinden birisidir. Dünyaya ulaşan parçacıkların oluşturduğu manyetik alanın Dünya manyetik alanı ile çarpışmasına “Kafa etkisi” (Bow Effects) adı verilir. Manyetik alan ne kadar kuvvetli ise kafa etkisi sonucu Güneşe bakan taraftaki Dünyanın manyetik alan çizgileri diğer tarafa kuvvetli bir şekilde itilir ve yine aşina olduğumuz “Manyetik yeniden bağlanma” (Magnetic Reconnection) gerçekleşir Bu durumda oluşan Aurora’ya “Gündüz Aurorası” denir, Sebebi Güneşe bakan yüzde baskın görünmesidir. Dünya manyetik alanının ,Güneşin ters istikametinde tekrar Manyetik bağlanması ile yüklü parçacıklar yeniden Dünya atmosferine yönlenir, Bu durumda oluşan Aurora’ya “Gece Aurorası” denir.

Yüklü parçacıklar Dünya manyetik alanı boyunca Atmosfere dalması ile (Yüklü parçacık ithali..) parçacıkların hızını kesen üst atomosferdeki atomlar ışık yayılımı yaparak etkileşimi görmemizi sağlar. Bu duruma “Aurora” diyoruz…

Kuzey Kutup bölgesinde görünen Aurora “Aurora Borealis” (Kuzey Işıkları)
Güney Kutup bölgesinde görünen Aurora “Aurora Australis”
(Güney Kutup Işıkları) adı verilir.

Aurora’nın rengi etkileştiği Atomun imzasını ve Aurora’nın oluştuğu yüksekliği hakkında bilgi verir.

Kaynak: University of Oslo

|
____ Innovation Science Labs ____
|